Üniversitemiz Mehmet Balcı Yerleşkesi Akın Akkan Konferans Salonu'nda, Yeşilay Şube Personeli İmran MIZRAK ve YEDAM Sosyal Hizmet Uzmanı Kasım YAZICI'nın konuşmacı olarak katılım sağladığı “Bağımlılıkla Mücadele Eğitimi” gerçekleştirildi.
Eğitim, İmran MIZRAK'ın Yeşilay'ın kuruluşu hakkında sözlü, videolu tanıtımı ve Yeşilay Silivri Şube Başkan Yardımcısı Latif UMUÇ Sayın Rektör Yrd. Prof. Dr. Ömer ÇETİN'e hediye takdimi ile başladı. Yeşilay'ın kuruluşu hakkında bilgilendirmelerin ardından Kasım YAZICI katılımcılara temel bağımlılık eğitimi verdi. Yazıcı, konuşmasında ‘’Bağımlılık nedir?’’ sorusunun cevabını şu şekilde verdi: “Bağımlılık, kişinin fiziksel ve psikolojik olarak maddeye bağlanması, bırakmaya çabalamasına rağmen bırakamaması ve bunun sonucunda kişisel bakımını ve sosyal işlevselliğin bozulması şeklinde kendini gösteren bir beyin hastalığıdır. Maddenin cinsi ve saflık oranı bağımlılık sürecini ve şiddetini doğrudan etkilemektedir. Kişi bağımlılık potansiyeli yüksek olan maddelere hızlı bağımlılık geliştirir. Kişi alkol/maddeyi bıraktığı süre içinde “Bir kereden bir şey olmaz” düşüncesiyle tekrar kullandığı takdirde kontrolü kaybettiği döngünün içine yeniden girmiş olur. Bazı uyuşturucu maddeler tek kullanımda bile bağımlılık yapma riski taşır. İlk kullanımdan sonra kişi yoksunluk belirtileri ile karşı karşıya kalır. Ayrıca maddeyi deneyerek en başta duyduğu korkuyu da yendiği için ikinci kez maddeye yönelmesi daha kolay olur. Bir kere alkol/madde kullanmak pek çok kere kullanmanın habercisidir.” dedi. Herkesin bağımlı olabileceğini belirtip “Bağımlılık bir beyin hastalığıdır. Biz istemesek de beynimiz maddeyi ister. Maddenin cinsi, saflık oranı, kullanma süresi ve kullanan kişinin kişilik özelliklerine göre bağımlılığın gelişimi de değişir. Bu nedenle bağımlılığın ne zaman gelişeceğini tahmin edemeyiz.”
“Bağımlılığın seyri nasıldır?” sorusunun cevabını şu şekilde verdi: “Bağımlılık bir kısır döngüdür. Kişi önce maddeye merak duyar, ama aynı zamanda da maddenin etkilerinden korkar. Eğer korkuyu yenerse bir kereden bir şey olmaz diyerek başlanır daha sonra inkara geçer ve bir daha asla der, ben bağımlı olmam, istersem bırakırım evresinden sonra madde bağımlılığı gelişir ve bu meret bırakılmaz, bırakmak zorundayım, artık bırakacağım şeklinde ilerler.” dedi. Yazıcı, katılımcılara bağımlılık türleri hakkında da bilgilendirmelerde bulunup, bağımlılığın tedavisi hakkında “Bağımlılık kronik hastalıklara benzer özellikler gösteren bir hastalıktır; ancak doğru tedavi yöntemleri ile güzel başarılar elde etmek mümkündür. Tedavi sürecinde gönüllülük esastır, kişinin tedavi için istekli ve motive olması beklenir. Bağımlılık tedavisi genel olarak ayaktan ve yatarak yapılan tedavilerdir. Tıbbi tedavi sonrasında bireyin terapi ve rehabilitasyon programları içinde yer alması eski sosyal yaşamına geri dönmemesi ve yaşamını sağlıklı bir biçimde sürdürmesi tedavide başarı oranını artırmaktadır.” şeklinde açıkladı. Çocukları madde, alkol ve sigaradan uzak tutabilmek için rol model olan anne ve babalara;” Anne-babalar aile içindeki kuralları belirleyen, uygulayan, ailenin alkol ve madde konusunda politikasını belirleyen kilit kişileridir. Bu konuda bazı kural ve kısıtlamalar getirip bunları uygulamaları önemlidir. Çocukların karşılaştığı akran baskısı durumlarında, nasıl başa çıkabilecekleri konusunda rehberlik yapılmalıdır. Çocukların nerde vakit geçirdikleri bilinmeli ve aile etkinlikleri düzenlenmelidir.” dedi.
Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) ile de bilgilendirmelerde bulunan Yazıcı; “Alkol, tütün, madde, kumar ve internet ile ilgili sorunlar yaşayan bireylere ayakta ücretsiz psikososyal destek sağlıyor; danışanlarımızın yeniden hayata kazandırılmaları için yardımcı oluyoruz. 12 yaş ve üzeri bireylere, bağımlı bireylere, bağımlılık riski taşıyanlara ve ailelerine hizmet veriyoruz. Görüşmeler gizlilik çerçevesinde yürütülmektedir.” dedi. Danışan yorumları ve onlardan örneklerle soru-cevap şeklinde interaktif bir eğitim verdi.