İstanbul Rumeli Üniversitesi, Mehmet Balcı Yerleşkesi’nde Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu tarafından 6 Mart 2024 Çarşamba günü Yeşilay Haftası’nda düzenlenen “Bağımlı Bireye Yaklaşım Eğitimi” gerçekleştirildi.
Uzman Psikolog Burcu Sevim TOKAT ve Klinik Psikolog Berna BALTACI'nın konuşmacı olarak katıldığı etkinlik, Silivri Yeşilay Danışmanlık Merkezi'nden yetişkinlere, gençlere ve ailelere yönelik bağımlılıkla mücadelede önemli bir bilinçlendirme sağladı. Seminerin temel amacı, gençlerin bağımlılıkla daha bilinçli bir şekilde mücadele edebilmelerini sağlamak ve sağlıklı kararlar almalarına yardımcı olmaktır.
Uzman Psikolog Burcu Sevim TOKAT; bağımlılık kavramıyla ilgili olarak, “Bir kişi madde/alkol kullanımına başladıktan sonra, bu maddeye bağımlı hale geldiğinde, iradesini kaybeder. Kullanmadığı zamanlarda yoksunluk belirtileri ortaya çıkar ve bu belirtilerle mücadele etmek zorunda kalır. Bazen bırakmak istemesine rağmen, sadece yoksunluk belirtilerini bastırmak için maddeyi tekrar ve tekrar kullanır.” dedi.
Bağımlılık bir süreçtir. Deneme, düzenli kullanım ve bağımlılıkla sonuçlanan bir durumdur diyen Uzman Psikolog Burcu Sevim TOKAT “Bağımlılık bir beyin hastalığıdır. Beyin önce haz aldığı için ister ama daha sonra haz almasa bile kendini durduramaz. Biz istemesek de beynimiz maddeyi ister. Maddenin cinsi, saflık oranı, kullanma süresi ve kullanan kişinin kişilik özelliklerine göre maddenin gelişimi de değişir.” dedi.
Bağımlılık tanı ve kriterlerinden bahsederek bir yıl içinde belirli belirtilerin en az üçünün varlığının bir bağımlılık teşhisi için yeterli olduğunu vurgulayan TOKAT; “Son bir yıl içinde kişinin ne sıklıkla madde ya da alkol kullandığı, maddeyi ya da alkolü kestiğinde yoksunluk belirtilerini göstermesi, kullandığı için hayatındaki etkinliklerden vazgeçmesi yani hobilerinden vazgeçmesi, ailesi ile olan etkinliklerden vazgeçmesi gibi belirtiler, beden ve ruh sağlığının olumsuz etkilenmesi, kullanımın aile, arkadaşlık, okul ve iş hayatına etki etmesi örneğin kişi madde kullanabilmek adına işe gitmeyi, derslere gitmeyi erteleyebiliyor. Ya da aile ve arkadaşlık ilişkileri olumsuz bir şekilde etkilenebiliyor. Sık sık başarısız bırakma girişimleri bağımlık kriterlerindendir.”
TOKAT ayrıca, ailenin bu süreçteki önemine de değindi. Aile üyelerinin tutum ve davranışlarının kişinin bağımlılıkla mücadelesinde kritik bir rol oynadığını ifade ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Aileler tedavide iyileşebileceğe yönelik cesaretlendirmeli, tedavi seçeneklerini araştırıp aktarabilir, iyileşme sürecinde duygusal destek sağlayabilir, kayma belirtilerini önceden fark etme ve bilgilendirme yapabilir, rehabilitasyon sürecinde katılımını desteklemeli ve boş etkinlikleri düzenlenmelidir.”
Klinik Psikolog Berna BALTACI ise YEDAM'ın (Yeni Bağımlılıkla Mücadele Merkezi) önemine değinerek, tütün, alkol, madde, internet ve kumar gibi bağımlılıklarla mücadelede ücretsiz psikolojik ve sosyal destek sağladıklarını aktardı. Aynı zamanda, ailelere de destek verdiklerini ve yaşam düzenlerinin onarılmasına yardımcı olduklarını belirtti. YEDAM atölyesi hakkında da “Danışanların boş zamanlarını değerlendirmelerini sağlama, riskli ortamlardan uzak tutma ve meslek edindirme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesiyle danışanın tedavi sistemi içerisinde kalmasını amaçlamaktadır.” dedi.
