Sevgili Öğrencim! Bu kuralları öğrenmek ve öğretmek milli vazifendir.
Bilindiği gibi WHO tarafından Pandemik olarak ilan edilen Sars-Cov2, yani yeni Koronavirüs kaynaklı COVID-19 hastalığıyla mücadele için tüm toplum olarak seferber olma zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Bu seferberlikte en önemli husus virüsü tanıma, korunma, yayılmasını önleme ve en azından yayılmasına aracılık etmemektir.
Hastalığın yayılmasına aracılık etme!
Bunu söylerken “bu enfeksiyon biz gençleri etkilemez” diye düşünenleri kast ediyoruz. Lütfen bu hataya düşmeyin, çünkü bu enfeksiyon aynı oranda olmasa da herkesi etkileyebilir ve daha önemlisi hastalığı farkında olmaksızın ayakta geçiren büyük bir halk kesimi virüsün başkalarına bulaşmasında önemli bir rol oynar. Buna gençler de dahil olabilir.
Bu nedenle Pandeminin hem toplum sağlığına hem de ekonomiye olan etkileri göz önüne alınmalı, böylece “sağlığımızı korumak ve hastalığı başkalarına bulaştırmamak” bir vatandaşlık görevi olarak telakki edilmelidir.
Bu topluma yanlış bilgilerin yayılmasına aracılık etmek hastalık yaymaktan daha fazla zararlıdır.
Bu nedenle öğrencilerimiz kesinlikle duyumlara değil, resmi olarak açıklanan bilgilere itibar etmelidir. Sosyal medyada dolaşan her ama her bilgiden şüphe edilmeli, bilgi kirliliğinin virüsten daha hızlı yayılabildiği unutulmamladır. Bu nedenle lütfen kanıtlanmamış bilgileri dikkate almadığınız gibi paylaşıp yayılmasına da izin vermeyin.
Bazı kritik bilgiler:
Sadece sabun ve suyla el yıkamakla korunma olmaz!
Korunma için hijyen bilinci gerekir. Eğer yeterli hijyen bilincine sahip ne yapacağımızı bildiğimiz için COVİD-19 hastalığını ne fazla abartır ne de hafife alırız. Özellikle bu virüsün solunum yoluyla bulaştığını hesaba katıp önlemlerimizi buna göre alabiliriz.
Şimdi şu soruları hijyen mantığıyla yanıtlamaya çalışalım:
Manavdan aldığımız sebzeyi ya da eve getirdiğimiz torbayı dezenfekte etmeli miyiz?
Solunum yolu dışında bir yolla bulaşma olması son derece zordur ve şimdiye dek kesin kanıtlarla ispatlanamamıştır. Virüsler canlı hücreler dışında çoğalamayacağı için bu ortamlarda yoğun virüs tutulum olasılığı da düşüktür.
Çin’de bulaşma yaban hayvanı yenmesiyle oldu, bizim yediğimiz gıdalarda risk var mı?
‘Yok’ diyebiliriz. Bir kere Çin’de bu hastalığın hayvanlardan bulaştığı da tam olarak kanıtlanmadı. Evet, hayvanlarda korona virüsler var. Hatta insandaki yeni korona virüsün genetik olarak çok benzeri Çin’de satılan bazı hayvanlarda görüldü. Ancak sindirim yoluyla bulaştığına dair hiçbir bulgu yok. Virüs, eti yenilen hayvanda bulunsa dahi yarım saat süreyle 60 derecede pişirmeyle yok olur. Daha yüksek sıcaklıkta ise çok daha kısa sürede yok olur.
Eve geldiğimde elbiselerimi yıkamalı mıyım?
Başkasıyla yakın temas yoksa elbiseleri yıkamaya da gerek yoktur. Tabi ki ayakkabıları dışarda çıkarıp yerine kaldırmak, dışarda giydiğimiz elbiseleri çıkarıp yerine asmak ve ellerimizi iyice yıkadıktan sonra ev kıyafetlerini giymek faydalı olur.
Dışarıda eldiven takmalı mıyım?
Bu hastalıktan en iyi korunma yolunun evde kalmak, dışarı çıkmak zorundaysak “hijyen tedbirlerini almak” olduğunu biliyoruz. Eldiven takarsan bir müddet sonra eldiven üzerinde tutunan virüsleri kolayca yaymaya başlarsın. Hatta biraz sonra ellerin terler ve bu nem sayesinde virüs için daha da cazip bir ortam sağlarsın. Zaten belli süre sonra eldivenin koruyucu özelliği de kaybolabilir. Dolayısıyla eldiven çoğu kez işe yaramadığı gibi zararlı da olabilir. Bırakın eldivenleri sağlıkçılar taksın.
Dezenfektan mı yoksa suyla sabun mu?
Dezenfektanlar, önerdiğimiz beyaz sabundan daha etkili değil. Su ve sabun bulabildiğimiz ev gibi ortamlarda dezenfektanları sık kullanıp ellerini tahriş etmeye gerek yok. Dezenfektanın en önemli faydası ufak ambalajlarda kolay taşınabilir olması ve suya ulaşamadığımız durumlarda kullanılabilir olmasıdır.
Bu arada hatırlatalım eller yıkanırken saatin ve takıların da yıkanması önemli. Yapamıyorsan bunları hiç kullanma…
Hastalıklı bir kişinin dolaşmaktadır. Bunun anlamı şudur: Herkes virüs saçabileceği için herkesle bir buçuk metrelik sosyal mesafe korunmalıdır.
Dolaştığım yerde biraz evvel hasta biri bulunmuşsa veya ben bir hastanın bir buçuk metre gerisinden yürüyorsam biraz sonra onun geçtiği yerden ben de geçersem solunum yoluyla hastalığı alabilir miyim?
Açık havadaysan almazsın. Hastanın nefesiyle yayılan virüsler bir süre sonra ağırlığı nedeniyle yere düşer. Bu nedenle diğer insanlarla bir buçuk metrelik sosyal mesafeyi korumak yeterli olacaktır. Unutmayalım ki, ne kadar dikkat edersek edelim karşıdaki vatandaş sosyal mesafe kuralına uymadan yanımıza yaklaşabiliyorlar. Bu nedenle mesafe yanında maske önlemi ihmal edilmemelidir.
Bir araç içerisinde biriyle yakın mesafede durmak zorundaysak ne yapmalıyız?
Şüphesiz bu araçlara binmemek en doğrusu ama ille de mecbursak aracın havalanmasını sağlamalı, kendimiz ve yakınımızda oturan insan tarafından maskenin doğru takıldığına emin olmalı, yine de diğer insanlara sırtımızı dönmeli, burundan ve yüzeysel solumalıyız. Yani derin solumadan kaçınmalıyız.
Diğer öneriler:
• Başkalarıyla ortak malzemeler kullanma!
• Başkasına ait bilgisayar, cep telefonu, elbise, şapka vb eşyaları kullanma!
• Temassız ödeme yöntemlerini tercih et!
• Demir paralara dokunursan ellerini yıkamayı unutma!
• Kapı tokmağı, merdiven korkuluğu, banka ATM’lerinin klavyeleri gibi virüsün çok yoğun olabileceği gibi yüzeylere mecbur olmadıkça dokunma! Mecburen kullanıyorsan temas sonrası, cebindeki dezenfektanla hemen ellerini temizle!
• Muslukları ve tuvalet kapısını temiz peçete kullanarak kapat!
• Bulunduğun odayı sık sık havalandır!
• Nargileden uzak dur!
• Sağlıklı beslen! Yeterince uyumayı ihmal etme!
• Otel odaları ve kiralık araçları mümkün olduğunca kullanma! Kullanmak zorundaysan buralarda hijyen kurallarını en üst düzeyde uygula.
Dokunduğu her yer tehlikeli midir?
Birçok kaynakta değişik materyale sahip yüzeylerin virüsü saatlerce barındırabildiği yazılıdır. Öncelikle şunu söyleyeyim bir virüsün bir yüzeyde ne kadar uzun tutunduğuna dair süre vermek çok yanlış olur. Çünkü bu süre birçok değişkene bağlıdır (ısı, nem, virüsün organik bir materyalle birlikte tutunup tutunmadığı vb.)
Bir virüsün dokunma yoluyla size bulaşması o bölgeyi ne kadar uzun ve sıkı tuttuğunuza, tuttuğunuz bu yerdeki virüs yoğunluğunun bulaş oluşturmaya yetip yetmeyeceğine bağlıdır. Bu bilgiler ışığında, “Şu yer tehlikeli, şu yer tehlikesizdir” diye bir yorum yapmak zordur ama hastanın dokunduğu her yer tehlikelidir diye bir şey söylemek de mümkün değildir.
Ateşi, öksürüğü olmadığından emin olduğumuz yaşı da ileri olmayan kişilerle bir arada olmakta sakınca var mı?
Hastalığı yayanların %80’i virüs saçtığından habersiz bir şekilde ortada.